Günümüz dünyasında, Balkan Gagavuzcası hem uzmanlar hem de hayranlar arasında pek çok ilgiye ve tartışmaya yol açtı. Balkan Gagavuzcası ortaya çıkışından bu yana dünya çapında milyonlarca insanın dikkatini çekerek merak uyandırdı ve tutkulu tartışmalara yol açtı. Balkan Gagavuzcası kamusal alanda öne çıkmaya devam ettikçe toplum, kültür ve günlük yaşam üzerindeki etkisini yakından incelemek büyük önem taşıyor. Bu makale, Balkan Gagavuzcası'in birçok yönünü ayrıntılı olarak inceleyerek bu konu hakkında kapsamlı ve güncel bir görünüm sunacaktır. Kapsamlı ve düşünceli bir analiz yoluyla, Balkan Gagavuzcası'i çevreleyen çeşitli yönlere ışık tutması ve okuyuculara bu konu hakkında daha derin ve daha incelikli bir anlayış sunması umulmaktadır.
Balkan Gagavuzcası | |
---|---|
Bölge | Balkanlar |
Etnisite | Gagavuzlar |
Konuşan sayısı | 10 binden az (2002) |
Dil ailesi | Türk dilleri
|
Dil kodları | |
ISO 639-3 | bgx |
Balkan Gagavuzcası, Balkanlar'da yaşayan Gagavuzlar tarafından konuşulan Gagavuzca ağızlarıdır. Bulgaristan, Romanya, Kuzey Makedonya, Türkiye ve Yunanistan'da az sayıda konuşucusu olan ağızlar, Türkçenin Rumeli ağızlarıyla olan büyük benzerlikten dolayı Rumeli Türkçesi adıyla da adlandırılmaktadır. UNESCO tarafından ciddi derecede tehlike altında olan diller arasında gösterilmektedir.
Bulgaristan'ın kuzeydoğusunda yoğun olarak yaşayan Gagavuzlar, 1770 yılından itibaren kitleler halinde Besarabya'ya göç etmeye başlamıştır, göç dalgası aralıklarla 1811'e değin sürmüştür.
Valentin Moşkov, 1903 yılında Bulgaristan'ın kuzeydoğusundaki Yenipazar'ın (Novi Pazar) yakınında bulunan Pamukçu adlı Türk köyünde çalışmalar yapmıştır. Köyde yaşayan Türklerin diliyle Besarabya'daki Beşalma köyünde yaşayan Gagavuzların dili arasında bir fark bulunmadığı sonucuna varmıştır.
Balkan Türk ağızları üzerinde karşılaştırmalı çalışmalar yapan Tadeusz Kowalski, Deliorman Türkçesi adını verdiği Gacal ağzıyla Besarabya Gagavuz ağzını tek bir diyalektolojik grup içinde değerlendirilecek kadar birbirine yakın kabul etmiştir. Bu bölgedeki Türklerin ve Gagavuzların konuştukları dile Tuna Türkçesi adını vermiştir. Paul Wittek ise, Gacalların konuştuğu Türkçenin, Osmanlı Türkçesine Gagavuzcadan daha yakın olduğunu düşünerek Gagavuzcanın Oğuz öncesi özelliklerine işaret etmektedir.
Romanya Gagavuz ağzı, Moldova'nın Sovyetler Birliği'ne katılmasıyla birlikte, Romanya'nın geri kalan bölgelerinde yaşayan Gagavuzlar ayrı bir sosyal grup olma özelliğini büyük ölçüde yitirmiştir. Romanya Gagavuz ağız özelliklerini yansıtan örneklere sadece Mehmet Ali Ekrem'in Dobruca Türklerinin kültüründen örnekler sunmak için yayımladığı Bülbül Sesi adlı eserinde yer alan "Tudorka", "Stuian" adlı türkülerde rastlanmaktadır.
Yunanistan Gagavuz ağzı, Kesriye şehrinde ve Makedonya'nın güneydoğusunda küçük gruplar hâlinde Gagavuzların yaşadığı bilinmektedir. Ancak bugüne kadar Gagavuzca herhangi bir yayın yapılmamıştır.